Tibet kaynaklı efsaneye göre, Agarta'ya ait olduğu ileri sürülen tünellerle dünyanın bir ucundan diğer ucuna gitmek mümkün.
Bu tüneller Türkiye'de, Amerika'da ve Brezilya'da da bulunuyor.
Bu uygarlığın varlığına inananlar, Agartalıların bizden çok daha üstün bir teknolojisi olduğunu iddia ediyor ve uçan dairelerin de aslında onların yapımı olduğunu söylüyorlar.
Başkenti Şambala olan bu imparatorluğun yöneticisi doğuda “Dünyanın Kralı” olarak biliniyor.
Birçok kaynakta, “Dünya Kralı”nın yeryüzündeki temsilcisi Tibetli Dalay Lama olarak geçer.
Doğu'da Tibet ve batıda Brezilya, dünyanın iki ayrı ucunda tünel şebekelerine sahip iki ülkedir.
Mısır’daki Gize Piramidi’nin altında bulunan gizli odaların da yeraltı dünyası ile ilişkisi olduğu iddia edilir.
Firavunların, bu tüneller aracılığıyla yeraltında tanrılar veya üstün varlıklarla temas kurabildiği iddia edilir.
Mısır tanrıları ve krallarının dev heykelleri ile doğudaki Buda heykellerinin, insan ırkına yardım etmek üzere yerüstüne çıkan bu üstün ırkı temsil ettiğine inanılır.
Bu cinsiyetsiz Agarta temsilcileri, aynı zamanda yeraltındaki ütopik cenneti temsil ederler.
İddialara göre, Hz. Nuh gerçekte bir Atlantisli idi ve Atlantis sulara gömülmeden önce kurtarılmaya değer bir grup insanı bu felaketten kurtarmıştı.
İnanışa göre, Atlantislilerin çıkardığı ‘nükleer savaş’ sonucu meydana gelen tufan felaketinden kurtulan bu grup, önce Brezilya’nın yüksek platolarına gelmişler daha sonra da radyasyondan korunmak için, yüzeyle bağlantılı tünelleri olan yeraltı şehirlerine yerleşmişlerdi.
Agarta medeniyeti, Atlantis medeniyetinin bir devamı niteliğindeydi.
Geçmişteki korkunç nükleer savaştan ders aldıkları için, devamlı barış içinde yaşamaktaydılar. Bu insanlar bilimde yeryüzü insanlarının binlerce yıl ilerisindeydi.
Yeraltındaki bilim adamları, bizim bilim adamlarımızın bilmediği enerji türlerini bilmekteydiler.
Bu enerjiler hem uçan, hem de karada giden taşıtlarda kullanılmaktaydı.
TÜNELLER AĞI
Agarta İmparatorluğu’nun birbirine tünellerle bağlı yeraltı şehirlerinden oluştuğu ve bu tünellerde, uzay araçlarına benzeyen taşıtlarla dünyanın her köşesine gidilebildiği öne sürülürdü.
Agarta’daki halk, “Dünya kralı”nın başkanlığında bir hükümet tarafından yönetilmekteydi.
Bu insanlar, Lemurya, Atlantis ve tanrılar ırkı Hyperborluların temsilcilerinden oluşmaktaydı.
İNSANLIĞI KURTARAN VARLIKLAR
Tarihin birçok döneminde Agartalı üstün varlıklar yeryüzüne çıkarak, insan ırkına rehberlik etmişler ve onları savaşlardan, felaketlerden ve yok oluşlardan kurtarmışlardı.
Hiroşima’ya atılan ilk atom bombasından sonra, ortaya çıktığı söylenen uçan dairelerin bu nedenden dolayı geldiği iddia ediliyordu.
Hint destanlarından “Ramayana”da, Rama’nın Agarta’dan uçan bir araçla geldiği anlatılır.
Aynı şekilde İnka İmparatorluğu’nun kurucusu Manco Copac da uçan bir araçla geldiği söylenir.
Amerika kıtasında ortaya çıkan Agartalıların en önemlilerinden birisi de Maya, Aztek ve genel olarak Kuzey ve Güney Amerika’daki yerlilerin en büyük efsanevi önderi Quetzalcoatl’dır.
Başka bir ırktan (belki de Atlantis’ten) gelen bu beyaz adam, Meksika, Yukatan ve Guatemela’daki yerliler tarafından “büyük kurtarıcı” diye anılmaktadır.
TÜRKİYE’DE DE ÖRNEKLERİ VAR
Agarta’nın, dünyanın her tarafına yayılan tünel ve şehirler ağına Türkiye’de de rastlandığı öne sürülüyor.
Kapadokya bölgesinde bulunan Mazıköy, Kaymaklı ve Derinkuyu yeraltı kentleri, bazı araştırmacılar tarafından Agarta’nın bir ispatı olarak gösterilir.
Bölgede bulunan ve büyük bir kısmı halen keşfedilmemiş olan yeraltı kentlerinin, bilinenden daha büyük ve derin bir alana yayıldığı düşünülüyor.
HİTLER DE ARAŞTIRDI
Agarta İmparatorluğu’nu bugüne kadar araştıran belki de en ilginç isim, Nazi Almanyası’nın lideri Adolf Hitler.
Hitler döneminde Almanya’da kurulan tarikat ve gizli dernekler, Agarta’nın varlığına inanan ve gizli yeraltı kentlerini bulmaya çalışan kişilerden oluşuyordu.
www.emekforum.com
0 yorum:
Yorum Gönder